GÜMRÜK
UZLAŞMA YÖNETMELİĞİ
“Uzlaşmak
Yada Uzlaşmamak İşte Bütün Mesele Bu”
Uzlaşma, anlaşma ,ittifak, söz birliği, uyuşma, bir nesne
üzerinde sözü bir etme, uyma, muvafık olma, barışma gibi manaları ihtiva
etmektedir. Uzlaşma Türkçe ’de iyi, güzel, mahir, usta, hüner sahibi,uygun,
muvafık anlamlarına gelen “uz” kökünden türemiştir. Olumlu bir mana
çağrıştırmakla birlikte uzlaşı maalesef kolay tesis edilen bir olgu değildir. Bunda
şüphesiz toplumumuzun uzlaşı kültüründen yoksun olmasının da etkisi vardır. Konuyla
ilgili, Mevlana’dan
bir anekdot rivayet edilir:
“Dört ayrı milletten dört kişi arkadaş olmuş, seyahat ediyorlardı. Paraları
yoktu. Birisi, bunların haline acıyarak bir lira verdi. İçlerinden Arap olan:
-Arkadaşlar, dedi. Bu parayla ‘ineb’ alalım. Benim canım ineb istiyor.
İranlı itiraz etti.
-Hayır, dedi ‘engur’ alalım.
Rum olanı dedi ki:
-Hayır arkadaşlar, ne ineb, ne engur. Bize şu sıcakta ‘istafil’ iyi gelir.
İstafil alalım.
Sonunda Türk
dayanamadı:
-Ben sizin istediklerinizin hiçbirisini istemiyorum. Bu parayla üzüm alalım,
dedi. İneb’ti, engur’du, yok üzüm’dü, istafil’di diye tartışmaya başladılar.
Derken iş kavgaya döküldü, yumruk yumruğa dövüşüyorlardı. O sırada bilgin,
kadri yüce bir kişi, oradan geçiyordu. Kavganın sebebini sordu, her birisini
ayrı ayrı dinledi. Sonunda anladı ki bu dört adam da kendi dillerinde “aynı şeyi söylüyor, yani
üzüm istiyorlardı.” Ellerinden paralarını aldı:
-Susun, dövüşmeyin. Ben bu bir lira ile hepinizin istediğini yerine getiririm.
Gönlünüzü bana teslim edin. Bu bir liranız, istediğiniz şeylerin hepsini yapar,
muratlarınızı yerine getirir, diyerek çarşıya koştu. Bir liralık üzüm aldı,
önlerine koydu. Kavga da bitmişti, dövüş de….
Uzlaşmayı hukuk terimi olarak, suçtan mağdur olan
kişinin veya kurumun; suç şüphelisi ile anlaşması sonucunda ceza yargılamasının
sona ermesi olarak tanımlayabiliriz. Uzlaşma meselesine edebi bir girizgah
yaptıktan sonra asıl konumuz olan Gümrük Uzlaşma Yönetmeliğine geçebiliriz.
4458 sayılı Gümrük Kanununun 244. Maddesine istinaden uzlaşmaya ilişkin usul ve esasların
düzenlemesi amacıyla Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nca hazırlanan “Gümrük Uzlaşma
Yönetmeliği” 27.08.2011 tarih ve 28038 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak31.08.2011tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bilindiği üzere uzlaşma, mükelleflerin
adlarına yapılan tebligatı yargıya intikal ettirmeden önce, gümrük idaresi ile
tahakkuk edecek vergi ve ceza hususunda anlaşmak için başvurabilecekleri idari
bir çözüm yoludur. Kamu alacağının kısa sürede tahsilini sağlayan uzlaşma yolu,
aynı zamanda mükellefin yargı sürecinde katlanacağı maliyetleri ve prosedürleri
ortadan kaldırdığı gibi; idare ile mükellefin empati kurmasına zemin
oluşturmaktadır. Maliye tarafında yıllar önce başlayan ve başarılı sonuçlar
doğuran bu uygulamanın, gümrük tarafında geç te olsa uygulanmaya başlaması
“zararın neresinden dönülse kardır” anlayışı mesabesinde bir kazanımdır.
Gümrük
İdarelerinde yeni bir kavram olması hasebiyle, uzlaşılan oranların, maliye
tarafında mükellef lehine yapılan indirim oranlarıyla, kıyaslanamayacak
seviyede bulunduğu bir realite olmakla birlikte, zamanla bu makasın kapanacağı
ön görülmektedir. Gümrükte devlet erki, masaya çoğunlukla galip olarak oturur,
ancak psikolojik üstünlük her zaman olayın haklı tarafındadır. Gerçi oturulan
her uzlaşma masasından uzlaşarak kalkılacak diye bir kural yoktur. Uzlaşma vaki
olmazsa itiraz prosedürü Gümrük Kanunundaki usullere göre kaldığı yerden devam
etmektedir. Bu yönüyle uzlaşma yolu dikkate alınması gereken bir kolaylık;
kaybedeninin olmadığı sulh enstrümanıdır.
Uzlaşma
talepleri, henüz itiraz başvurusu yapılmamış gümrük vergileri ve vergi aslına
bağlı olsun ya da olmasın tüm para cezalarının yükümlüye veya ceza muhatabına
tebliği tarihinden itibaren Kanunun 242 nci maddesinde
belirtilen on beş günlük itiraz süresi içinde yapılabilir. Gümrük vergileri ve
cezalarının tebliğ tarihlerinin farklı olması halinde, uzlaşma başvurusunda,
gümrük vergileri veya cezalara ilişkin en son tebliğ tarihi esas alınmaktadır.
Yükümlünün kendisi, temsilcisi veya özel vekâletname verilmesi şartıyla gümrük
müşaviri; veli ya da vasi veya aynı gümrük vergilerinin ödenmesinden yükümlü
ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olması halinde gümrük
müşavirleri uzlaşma talebinde bulunabilmektedir. Uzlaşmaya konu alacaklar hakkında, yükümlü veya ceza muhatabı tarafından,
söz konusu eksiklik veya aykırılıkların; Kanun hükümlerine yeterince nüfuz
edememekten veya Kanun hükümlerini yanlış yorumlamaktan kaynaklandığı, ihtilaf
konusu olayda yargı kararları ile idarenin görüş farklılığının olduğu
hususlarını ileri sürerek uzlaşma talebinde bulunulabilmektedir.
Yönetmeliğin ekinde yer alan “EK-1 Gümrük
vergileri” ile “EK-2-Para cezaları alacakları” uzlaşmaya konu olabilmektedir.
Ekli listelerde belirtilmeyen ve gümrük idarelerince tahsili gereken alacaklar
ile bu Yönetmeliğin yayımı tarihinden sonra yapılacak düzenlemelerle getirilen
alacaklar da uzlaşmaya konu olabilecektir. Buna göre uzlaşmaya konu olan
alacaklar şunlardır:
Ek-1 Gümrük Vergileri
Gümrük
Vergisi |
İlave
Gümrük Vergisi |
Tek ve
Maktu Vergi |
Dampinge
Karşı Vergi |
Subvansiyona
Karşı Telafi Edici Vergi |
Katma
Değer Vergisi |
Özel
Tüketim Vergisi |
Ek Mali
Yükümlülük |
Toplu
Konut Fonu |
Tütün Fonu |
Ek Fon |
Kaynak
Kullanımını Destekleme Fonu |
Çevre
Katkı Payı |
Telafi
Edici Vergi(İhracat) |
TRT
Bandrol Ücreti(Ticari olmayan eşya için) |
Ek-2 Para Cezaları
Kanun Adı |
Maddeleri |
4458
sayılı Gümrük Kanunu |
|
2976
sayılı Dış Ticaretin Düzenlenmesine Hakkında Kanun |
|
3065
sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu |
|
4760
sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu |
Öte yandan uzlaşmaya konu olamayacak alacaklar yönetmeliğin 6. Maddesinde belirtilmiş
olup, bu alacaklar şunlarıdır:
a- Gümrük vergilerinin matrahına giren, ancak aslı gümrük idarelerince
takip ve tahsil edilmeyen vergi ve benzeri mali yükler uzlaşmaya konu edilemez.
b- Beşinci maddenin ikinci fıkrası hükmü hariç olmak üzere, aynı tür vergi
veya cezanın bir kısmı için uzlaşma talebinde bulunulamaz.
c- İlgili mevzuat uyarınca alacak tutarının kesin tahsilinin öngörülmediği
ve teminata bağlandığı durumlar uzlaşmaya konu edilmez.
d- Alacağın 21/3/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 3. maddesinde
yer alan kaçakçılık suçlarına ve kabahatlerine ilişkin olması halinde uzlaşma
talebinde bulunulamaz.
Bu
Yönetmelik kapsamına giren alacaklara ilişkin uzlaşma taleplerinin
değerlendirilmesi için, Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü Uzlaşma Komisyonları
ve Merkezi Uzlaşma Komisyonları kurulmuştur. Konusu itibariyle, 500.000. –
TL’ye kadar olanlar (bu tutar dâhil) için Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü
Uzlaşma Komisyonları, 500.000. – TL’yi aşanlar için ise Merkezi Uzlaşma
Komisyonları yetkilidir. Uzlaşmaya konu aynı nitelikteki alacakların birden
fazla Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne bağlı Gümrük Müdürlüklerine ilişkin
olması durumunda, uzlaşmaya ilişkin talepler, Merkezi Uzlaşma Komisyonlarının
yetkisine giren alt tutarı aşmamak kaydıyla, uzlaşmaya esas alacak tutarının en
çok olduğu Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğünde oluşturulacak uzlaşma komisyonu
tarafından sonuçlandırılmaktadır.
Uzlaşmaya ilişkin toplantı
sonucunda uzlaşma vaki olmamışsa bu husus, uzlaşma vaki olmuşsa uzlaşılan
tutarlar ilgili gümrük müdürlüğüne bildirilmektedir. Uzlaşma vaki olduğu
takdirde gümrük uzlaşma komisyonlarının düzenleyecekleri uzlaşma tutanakları
kesin olup, gereği ilgili gümrük müdürlüğünce derhal yerine getirilir. Uzlaşma
tutanağının ilgili gümrük idaresine intikali üzerine, tahakkuk ve tebliğ
edilmiş olan gümrük vergileri ve/veya kesilen para cezaları uzlaşılan tutarlara
göre düzenlenerek işlemler uzlaşılan tutarlar üzerinden sonuçlandırılır.
Uzlaşmanın vaki olmaması veya temin edilememesi hallerinde, aynı alacaklar için
yeniden uzlaşma talebinde bulunulamaz. Tahakkuk eden ve kendisine tebliğ edilen
alacaklara, uzlaşmanın vaki olmadığına dair düzenlenen ve kendisine tebliğ
olunan tutanağın tebliğinden itibaren süre kaldığı yerden işlemeye başlar.
Ancak sürenin bitimine üç günden az kalmışsa, süre üç gün uzar. Bu süre
zarfında idari itiraz yolu veya yargı
yolu açıktır. Yükümlü hem uzlaşma yolunu hem de itiraz yolunu aynı anda
kullanamaz; uzlaşma yolunun, yargı ve itiraz sürecine başlanılmamış işlemlerde
hüküm ifade ettiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Düzenlemeye göre, uzlaşma konusu yapılan vergi
ve/veya cezalar uzlaşma gerçekleştiği takdirde, uzlaşma tutanağının tebliğinden
itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, Uzlaşılan tutarın belirtilen
süre içinde ödenmemesi veya tecil/taksitlendirmeye konu edilmemesi halinde
uzlaşma yok hükmünde sayılacak ve uzlaşmaya konu edilen alacağın, genel
usullere göre tahsili yoluna gidilecektir.
Sonuç olarak, “uzlaşma” gümrük mevzuatına yeni
dahil edilmesi münasebetiyle, indirim oranları açısından maliye alanında
yakalanan hedeflerden uzak olsa da yükümlüye tanınan kayda değer bir kolaylık
olduğu kesindir. Aynı zamanda devletin kanun ve yasalarla örülmüş soğuk
yüzünden sıyrılıp, yükümlüyle empati kurması, kanun ve yasalarla çözülemeyecek
insani hataların ber taraf edilmesi açısından da dikkate şayan bir gelişme olarak algılanmaktadır.
Haki DEMİRTAŞ
Yetkilendirilmiş Gümrük
Müşaviri
KAYNAKÇA:
v Gümrük Uzlaşma Yönetmeliği (27.08.2011 t.
28038 s. R.G.)
v http://www.sosyaldusunce.com/empati-mefhumu-ve-uzlasi-kulturu
v https://www.alomaliye.com/uzlasma_yonetmeligi.htm